Bu çoğu kez insanların Yehova’nın Şahitlerini yanlış tanımasından kaynaklanıyor. Bazıları da Şahitlerin duyuru işinden hoşlanmıyor. Ancak aslında Şahitler bu işi komşularını sevdikleri için yapıyorlar, çünkü şunun farkındalar: “Yehova’ya adıyla yakaran herkes kurtulacak” (Romalılar 10:13).

Yehova’nın Şahitleri İsa Mesih’i takip ederler; dolayısıyla “Hıristiyan” ifadesi “Mesih’in takipçisi” anlamına geldiğinden sözcük anlamıyla Hıristiyandırlar. Ancak, Hıristiyan Âleminin bir kısmı değildirler. Yani Protestan, Katolik ya da Ortodoks mezhepleriyle bir bağlantıları yoktur. Bunun nedeni bu mezheplerin bazı öğretilerinin Kutsal Kitaba dayanmamasıdır. Örneğin Kutsal Kitap sevginin ta kendisi olan Tanrı’nın, insanlara cehennemde sonsuza dek işkence ettiğini öğretmez. İnsanın ruhunun ölümden sonra yaşamaya devam ettiğini de öğretmez. Ayrıca İsa’nın takipçilerinin siyasete ve savaşlara karışmaması gerektiğini öğretir (Vaiz 3:19, 20; Hezekiel 18:4; Yuhanna 15:19; 17:14; Romalılar 6:23). *

Yehova’nın Şahitleri bir tarikat da değildir. Tarikat kelimesi genelde, bir insanın ardından giden ve çoğunlukla gizli, hatta yasadışı faaliyetlerde bulunan gruplar için kullanılır. Fakat Yehova’nın Şahitlerinin faaliyetleri, dinsel hak ve özgürlüklere saygılı bütün ülkelerde tamamen yasaldır, ibadetleri halka açıktır ve tek rehberleri Kutsal Kitaptır (Mezmur 119:105).

Peki Yehova’nın Şahitleri misyonerlik faaliyeti mi yapar? “Misyoner” denince çoğu kişinin aklına, yabancı ülkelerin desteğiyle dinsel propaganda yapan ve bu şekilde ülkenin düzenini ve siyasi yapısını bozmaya çalışan kişiler gelir. Bu tanım Yehova’nın Şahitlerine kesinlikle uymaz. Daha önce belirtildiği gibi Şahitler siyasetten tamamen uzak duran uluslararası bir topluluktur. Hiçbir ülkeden destek almaz ve kendi dinsel görüşlerini empoze etmeye çalışmazlar. Amaçları yalnızca, Kutsal Kitaptan öğrendiklerini paylaşmaktır. İnsanlarla birebir sohbet eder ve mantık yürüterek kanıtlar sunarlar. Bu şekilde İsa’nın ilk takipçilerini örnek alırlar (Elçiler 19:8).

Şahitlerin ibadetlerine herkes katılabilir. Bunlar temel olarak Kutsal Kitabın incelendiği toplantılardır ve çoğu kısımda izleyiciler de programa katılır. Her hafta yaptıkları ibadetlerden biri olan Vaizlik İbadeti, cemaattekilerin öğretme, okuma ve araştırma yapma becerilerini  geliştirmesine yardımcı olur. Başka bir ibadette ise özellikle Şahit olmayan kişilerin ilgisini çekebilecek bir konuda 30 dakikalık bir konuşma sunulur. Bu konuşmanın ardından, Gözcü Kulesi dergisi kullanılarak bir Kutsal Kitap incelemesi yapılır. İbadetler ilahi ve duayla açılıp kapanır. Kimseden bağış talep edilmez ya da bağış kutusu dolaştırılmaz (2. Korintoslular 8:12).

Bu masraflar gönüllü bağışlarla karşılanır. Şahitler vaftiz, cenaze ya da başka bir dinsel hizmet için para almazlar. Ayrıca kimseden cemaate düzenli olarak belirli bir miktarda para vermesi beklenmez. Bağışta bulunmak isteyen biri, İbadet Salonunda bir köşede bulunan bağış kutusuna para atabilir. Yehova’nın Şahitleri kullandıkları Kutsal Kitaba dayalı yayınları kendileri yayımlarlar, bu da masrafı azaltır. Ayrıca mütevazı İbadet Salonları ve büro binaları çoğunlukla gönüllüler tarafından inşa edilir.

Evet. Aslında kendileri ve sevdikleri için mümkün olan en iyi tedaviyi seçmeye çalışırlar. Hatta birçok Şahit tıp alanında hemşire, paramedik, doktor ve cerrah olarak çalışmaktadır. Ancak Yehova’nın Şahitleri kan naklini reddeder. Çünkü Kutsal Kitap ‘kandan sakının’ der (Elçiler 15:28, 29). İlginç olarak kansız tedaviyi, tedavide “altın standart” olarak gören doktorların sayısı giderek artmaktadır. Çünkü bu yöntem sayesinde, kan ürünlerinin kullanımıyla bağlantılı birçok riskin ortadan kalktığı görüldü.